Ambalaj Grafik Tasarımda kazanç üzerine. Tasarım ücreti ne olmalı?

Kamuoyunda yaygın kanıdır; her meslek parasal anlamda kazanç getirdiği sürece değer ifade eder. Dahası mesleğin itibari değeri dahi bu ölçüye indirgenir.”Öğretmenlik kutsal bir meslek ama parası az” denir. Hatta bir TV dizisinde “Ressamlar çatlaktır ve züğürt olur kız mız veremem” ifadeleri açıkça kullanılmıştır. Hiç unutmam eskiden ailem bile bana “Doktor, mühendis ol grafiker olup da aç mı gezeceksin” şeklinde belki kendilerince “haklı” olarak telkinde bulunmuşlardır. Aynı endişelerin benim dışımda birçok meslektaşım için de geçerli olduğuna kuşku duymuyorum. Ancak çok şükür ki ekonomik, ticari ve kültürel ilişkilerin yaygınlaşması ile tasarımcılar toplum tarafından da tanınmaya ve saygınlık kazanmaya başladılar. Piyasada para kazanıyorlar iş bulmaları kolaylaştı, kendi adına veya grup ajans tarzında iş kurarak tasarım taleplerini karşılıyarak para kazanıyorlar.Elbette ki mesleki açıdan sevindirici bir gelişme. Öte yandan Üniversitelerin tasarım bölümleri yaygınlaşmaya başladı araştırmacı tasarımcılarımız için de bir “ekmek” kapısı oldu.

Hiç kuşkusuz her tasarımcının öncelikli amacı iyi tasarım üretmenin yanısıra, ürettiği tasarımdan iyi para kazanmaktır. Hangi konumda olursanız olun ( Kendi adınıza veya ücretli ) alacağınız parayı düşünmek ve emeğinizin çar çur olmasına izin vermemek için mücadele edersiniz. Konunun karmaşık hale gelmemesi için tasarımcıları 3 ana gruba ayırarak değerlendirelim:
1- Kendi adına işyeri olan tasarımcılar
2- Herhangi bir işyerinde ücretli çalışan tasarımcılar.
3- Üniversitelerde görevli Araştırmacı Öğretim üyeleri ve Görevlileri.
“İsteyenin bir yüzü vermeyenin iki yüzü” mü..

1-Bir tasarımcı kendi adına bir işyeri kurduğunda ilk işi ile birlikte “ Bu işi kaç paraya yapacaksın” veya “ Tasarımın faturası ne olacak, kaç lira ödeyeceğim” gibi bir soru ile karşılaşır ve işin sahibi ile maddi bir ilişki içine girer ve bu tasarım ilişkileri ile birlikte iş yaşamınız boyunca atbaşı sürer gider.

Tasarım ilişkileri ile parasal ilişkiler birbirlerinden ayrılmaz bir bütündür. Siz para kazanmak için tasarım yapıyorsunuz, işin sahibi de para kazanmak için tasarım yaptırıyor. Üretici açısından grafik tasarım, karmaşık üretici-tüketici zinciri içinde bir halkadır. Bizim ise herşeyimiz. Müşteri veya patron en az para ile en iyi tasarımı talep ediyor.

Ücretin azlığı veya çokluğu tasarımı etkiler, tasarımın zihinsel yoğunluğu veya basitliği ücreti etkiler. Ne kadar yoğunlaştı iseniz veya ne kadar yaratıcı bir çalışma yapmış iseniz ücretinizi yükseltmeyi düşünürsünüz. Ve hatta piyasada itibarınız, “reytinginiz” tanınmışlığınız yükselmişse veya ün yapmış olmanız sizi pisikolojik olarak fiyatınızı artırma eğilimine sürükler. Yüksek kazanç dürtüsü insanın özünde halen varlığını sürdürüyor. Bir tasarım yarışmasında ödüller rakamsal olarak yüksekse profesyonel katılım artıyor, düşükse azalıyor. Ustalaştıkça tecrübe birikimi ve yaratıcılığımız geliştikce haklı olarak daha yüksek ücretler talep etmeye başlıyoruz. Müşterinizi ikna edebildiğiniz oranda istediğiniz ücreti alabiliyorsunuz. Öte yandan “yeni” iseniz tanınmak ve müşteri kazanmak için mütevazi görünmek ve ücreti de düşük tutmak eğiliminde olabilirsiniz. Piyasada iş bolluğu olduğu dönemlerde elinizi çabuk tutarak “sürümden kazanma” duygusu ile standart tasarımlar üreterek bolca kazanç elde edebilirsiniz. Kriz dönemlerinde de karın tokluğuna bile işe razı olabilirsiniz. Eğer dikkat edilirse iç ve dış piyasalarda ambalaj grafik tasarımların yaklaşık %90 lık büyük bir bölümü birbirine benzer veya andıran tasarımlardır. Hatta kurgu veya nitelik olarak aynı diyebileceğimiz sadece bicimsellik ve renk olarak birbirinden ayrılan ürün tasarım örnekleri market raflarında bolca boy göstermektedir. Benzerlik duygusu ve etkisi ekonomik rekabetin getirdiği benzer-aynı ürüne grafik tasarım üretmenin sıkıntısının yansımasıdır. Çoğu zaman şablon bellidir: Üretici firma logosu, ürün ismi ve fotoğrafı ve bezeme.Bu koşullarda görece daha iyi tasarım yapabilmek, dolayısıyle iyi ücret talep etmek, yani “çok para kazanmak” zorlaşmaktadır. Çoğu zaman aynı zaman diliminde ürettiğimiz işlerden çok farklı ücretler aldığımız olmuştur. Ve hatta üzerinde yoğunlaştığımız işlerden görece daha az, kolayca çözümlediklerimizden ise çok daha fazla ücret kazandıklarımız çalışmalar vardır.Piyasa rekabetinin, benzer ürünler arasındaki fiyat uçurumlarının, “sanal markalaşmanın” üretici-tüketici üzerinde oluşturduğu psikolojik dengesizlik bizlere de yansımaktadır. Tasarımın değerini bilen, piyasada haklı olarak “imaj” oluşturmuş firmaların iyi tasarımlara yüksek ücretler ödeme eğiliminde olduklarını biliyoruz. Ancak bizim açımızdan büyük firmalar azınlıktadır. Piyasanın büyük çoğunluğu orta ve küçük boy işletmelerden oluşmaktadır.

İş yaptığım firmaların neredeyse tamamına yakını, tasarım ücretlerini üretim malıyetlerine eklemektedirler Bu nedenle üretilecek-üretilen ürünün piyasa satış hacmi veya pazar büyüklüğü bize ödenecek tasarım ücretinin de rakamında belirleyici olabilmektedir. Müşteri iyi kazanç beklentisi içinde olduğu ürünün tasarımına iyi ücret ödemekte fazla tereddüt göstermiyor. Aksi durumda sıkı pazarlık edecektir.

Tasarımcı bu ilişkide:
1- Müşterisini,
2- Ürünü,
3- Piyasayı,
4- Tüketici davranışını,
iyi tahlil etmeli, gözlemlemeli ve tasarımda ve fiyat belirlemesinde koşullar göz önüne alınmalıdır. İyi tasarım yapabilmenin yanında müşteri ile diyalogların fiyat belirlemede önemli bir etken olduğu unutulmamalıdır.

Fiyat listeleri ne işe yarar ?
Yıllardır GMK ve Reklamcılar Dernekleri fiyat listeleri yayınlar. Ankara, İzmir, ve Bursa’da benzer uygulamalar yapıldı. Listeler oluşturuldu. Konumuzla ilgili olarak , son yasal düzenleme ile, Sanayi ve Ticaret Odalarına Meslek Komiteleri ücret listelerinin oluşturulması yetkisi verildi. Meslek Komiteleri mesleki çalışmaların ücret karşılıklarını toplantılarda belirleyerek Oda meclisinin onaylaması ile bu listeler yürürlüğe girdi. Reklam şirketleri ve bazı grafik tasarımcılar bu komitelerde görevli.

Önceki yıllarda liste fiyatları çoğumuz için bir ölçü olurdu. Gerçi bazen rakamları yüksek bulur çoğu kez müşteriye kabul ettiremezdik ama en azından alt birimleri rahatlıkla yukarıya çektiğimizi söyleyebiliriz. Kendi adına iş yapan tasarımcılar arasında göreceli de olsa bir denge unsuru olarak önemli bir işlevi yerine getirdiğine inanıyorum. Diğer yandan, yarışmalarda, Devlet Kurumları ile yapılan işlerde, müşteri ile anlaşmazlık hallerinde mahkemelerde yasal belge olarak değerlendirilmesi kabul görmesi önemlidir. Bu açıdan “Ambalaj Grafik Tasarımcıları” başlığı altında ve ayrıntılı olarak yeni bir fiyat listesinin hazırlanması, bize özel bir liste olması gereklidir. Listeler işi en genel tanımlama ile fiyatı belirler. Her çalışmanın kendine göre özellikleri olması tasarımcı-müşteri ilişkisinin niteliği, tasarımcının yeteneği ve ikna gücü, bulunduğu ortam şehir vs.. geniş bir fiyat dalgalanmasını da beraber oluşturur. Listenin çok altında veya çok üstünde olabilirsiniz. Ülke genelinde binlerce tasarımcının yüzde kaçının birbirinden veya fiat listelerinden haberi olduğunu bilmiyoruz. İstanbul’da dahi birçok tasarımcı arkadaşımızın aynı iletişimsizlik içinde olduğunu söyleyebiliriz. Peki Anadoludakiler ne yapsın. Görünen o ki her tasarımcı kendi yanlızlığı ile başbaşadır. Tasarım uğraşısı ve ücretini kabul ettirebilme ve üstelik tahsil edebilme mücadelesi içinde didinip durmaktayız. Birçoğumuzun GMK ‘nın listesinden bile haberi olduğunu sanmıyorum.